Orijinal Adı: La Haine (1995)
Yönetmen: Mathieu Kassovitz
Türü: Suç – Drama
İzlenme Tarihi: 29 Mayıs 2021

La Haine’ı çok uzun zaman önce görmüştüm fakat konusunu bilmediğim için izlemek konusunda acele etmemiştim. Bugün izlememiş olsam filmin konusunu hala ghettoda yaşanan çete savaşları gibi bir şey zannetmeye devam edecektim. Neyse ki içimden bir his bugün bu filmi izlememi sağladı.
Her şey sınıfsaldır. İş dünyası, spor, gıda sektörü, eğitim, kentler ve elbette sinema. Bir Fransız banliyösüne bakış attığımız bu filmde, eli silah tutan ‘asayiş’ görevlilerinin toplumun alt kademelerindeki insanlara yaşattığı dehşeti oldukça yakından görebiliyoruz. Toplumun alt tabakalarında yaşama mücadelesi veren halk ve yönetimlerin onlara karşı nasıl tavır takındığını acı bir şekilde hatırlamamızı sağlıyor. Film, bana göre en eğlenceli kısmı olan müze sahnesinde, farklı sosyal statülerdeki insanların ne kadar başka dünyalarda yaşamakta olduklarını alaycı bir dille örneklendiriyor.
Filmin son yarım saatinde, American History X’i izlediğim lise zamanlarını anımsadım. Filmi bitirdikten sonra içine düştüğüm çaresizliği La Haine’in finalinde tekrar yaşadım. Tabii ki üzerinden yaklaşık on sene geçti ve ben bu süreçte büyüdüm. Bu iki yapımın bünyemde yarattığı etki aynı şiddette olamadı. Ancak La Haine’ı o vakitler izlemiş olsaydım eminim beni American History X’ten daha fazla etkilerdi.
Yapıma puanım 8.5/10. Harika bir suç dramasıydı. Belki de bugüne dek izlediklerim arasında en iyisi.